21 Mayıs 2014

Ne zaman İstanbul'dan Ankara'ya ...

Ne zaman İstanbul'dan Ankara'ya veya Ankara'dan İstanbul'a otobüsle seyahat edecek olsam, o beş altı saatlik yol, o yorgunluk hiç gözüme gelmez de, "ulan şimdi kim izliycek maskeli beşleri" diye kara kara düşünürüm. Yol değil de film resmen gözümde büyüyor arkadaş. Dar veya orta gelirli olmanın cezası cebren maskeli beşler izlemek olmamalıydı. Nabalım banka mı soyalım, Irak petrollerini mi ele geçirelim yada Kıbrıs'ta kara para mı aklayalım? Ulan hakikaten hepsini izletmişler yalnız. Hayır firma değiştirsen filmin serisi değişiyo, güzergah değiştirsen aynı kalitedeki farklı filmleri izlemek zorunda bırakılıyosun. Tamam toplu taşıma kuralları gereği küfürsüz ve ahlaki değerlere ters düşmeyen filmleri seçiyosun da, filmde argo yok ama yolcuyu küfrettiriyosun. Banka soymayı, veznedarla illegal bir ilişkiye girmedik sürece makul bulman bu yapımlardan daha bi komik tabi. Neyse şimdi Allah'tan her koltuğa ayrı ekran koydunuz da, farklı kötü yapımları izleyip bireysel fakirlik hakkımızdan yararlanabiliyoruz. Hacı uçaktaki durum iletilerindeki özgüvenim burda 0 yalnız. Para adamı değiştirmiyo parasızlık değiştiriyo ahaha. Aştideki fakirliğimi, Esenboğa'da bana 4,5 saat takacak olan elit kesime üstün kılabilmek için şu kadarını söyliim, Ankaraya uçakla gidilmez... Çayım bitmeden inişe geçen uçağa para vermem ben. Siz de vermeyin. Hem uçakta sallanıp diken üstüne gideceğime, otobüste sallanır teker üstünde giderim...