9 Nisan 2014

Sabahın 7 sinde Topkapı minibüsüne ...

Sabahın 7 sinde Topkapı minibüsüne şurdan bi metrobüs uzatırken şunu farkettim ki, güzel kızların hepsi sabahın köründe iş için Güngören'den göçüyomuş. Alçak kapitalizm... Bende diyorum ulan bu mahallede sadece pijamasının diz altına çamaşır suyu dökülmüş bim dulları mı var. Gerçi ev hanımı ablaları da unutmamak lazım ki unutturmuyolar, kocayı kızı gönderen abulalarımız camdan cama önceki günü değerlendirirken onları saygıyla anıyorum. Hep demişimdir Güngören bir avrupa şehri, genç nüfus yok teyzeler sokağa paralel uzanıyo. Ulan yine oturduk metrobüsün güneş gören tarafına. Güneş te öyle pis vuruyo ki arkadaş, ultraviyole ışınları cam gibi geçiyo vücudumun sarp kayalıklarına. Hayır taciz edici de bi güç, öyle florasan ışığı gibi değil, canını acıtıyo insanın. Naapıım çiçek mi açıım meyve mi veriim ne yakıyon hassas cildimi acaba? Derimin altına işledi resmen az daha yaksa, camdan yansıyan iettnin logosu çıkacak dövme niyetine. Ulan acaba şu genç kıza yer verip ayakta mı gitsem. Az da o yansa. Genç kıza yer verince sevap kabilinden sayılıyo mu hacılar . Hem niyet kötü hem kız genç, günaha girmeyelim şimdi. Yok daha dayanamıyorum bi su verin la fotosentez yabcam.